Hayat bazen bir kahvehane masasında, iki genç adamın arasındaki ince çizgide başlar. Bir yanda Selim var; elinde kalem, etrafında duvar gibi yığılmış kitaplar, gözlüğünün ardında sonsuz bir denklem peşinde koşan bir kafa. Her sayfada bir evren, her paragrafta bir yük. Zaman, onun için hep kaçıyor; bir sonraki sınava, bir üst kariyere, bir hedefe...
Diğer köşede Cem oturuyor; sırtı sandalyeye yaslanmış, deri ceketiyle sokakların rüzgarı yüzünde, ellerinde ince belli çay bardağı. Arada bir sigarasının dumanı güneş ışığında dans ediyor. Matematik mi, felsefe mi, kariyer mi? Hepsi çok uzakta. Çünkü ona göre hayat çayın sıcaklığında ve muhabbetin çıkmaz sokaklarında saklı.
Selim nefesini tutan bir telaşla soruyor: "Bu kadar basit mi yani?" Cem hafifçe tebessüm ediyor: "Sırtında kitaplar, bende keyif. Söyle, kim daha özgür?"
Belki de hayatın cevabı o son yudumda, bardağın dibinde... Aslında zor olan hep seçmek: Derinlik mi, huzur mu? Sen hangi taraftasın? Kahvenin tozlu ışığında karar senin.





Tip: Use this prompt in Reela'sAI Video Generator to easily create your own unique version in minutes.